Çipkilikte Kuzenime Karım Kendini Siktirdi

Merhabalar sex öykü okuyucuları. Yaz tatilinde, genelde yaptığığımız gibi, karım ve iki çocuğumla Türkiye ’ye gittik. Evvel Antalya ’da Lüx bir Hotelde, bir hafta çok hoş bir tatil yaptıktan sonra, geri kalan iznimizi Ramazan Bayramına da denk geldiğinden aile büyüklerimin yanında geçirmek için köye gitmiştik. Balıkesirde oturan kuzenim Mesut da karısı ve çocuklarıyla beraber gelmişti köye. Bayramın son günü olan Pazar günü, karımla etraf şehirlere dolaşmaya gitmeye karar vermiştik. Çocukları anne babamın yanına vazgeçecektik, zati onlar da bunu çok istiyordu. Hotelde çocuklarla aynı odada kalmış olduğumuzdan dolayı, karımla bir hafta sikişememiştik. Karım güzeline giden Hotel personeliyle ve alıcılardan bir iki tanesiyle flört etmiş, fakat şartlar pek müsait olmadığından işi sikişmeye vardıramamıştı. Başka Bir Deyişle kısaca karım haylidir sikişemediğinden kuduruyordu. Eskiki Karımın Genç Garsonum ile Ateşli Saatleriisimli öykümü okuyanlar, karımın başka bir erkekle sikişmesine izin verdiğimi öğrenirler.

Cumartesi günü karım, “İstersen kuzenin Mesut ’a söyle de, onlar da çocuklarını vazgeçsin, dolaşmaya birlikte gidelim.” dedi. Emindim ki karım Mesuttan çok beğeniyor ve kendini ona siktirmek için fırsat arıyordu. Kuzenim Mesut, 1.80 boylarında, sportif yapılı ve yakışıklı bir erkektir. Ben karımın bu önerisini hemen Mesuta aktardım, ama Mesut pazar günü izninin son günü olduğunu ve ogün nehirde balık yakalayacağını ve ertesi gün de Balıkesire döneceklerini söyleyerek önerimizi kabul etmedi. Ben de, “Sen öğrenirsin kuzen!” dedim ve mevzu kapandı. Vaziyet böyle olunca Pazar günü karımla yalnız gitmeye karar verdik…

Pazar günü kahvaltımızı yaptık, yola çıkacaktık, ama hafif yağmur yağıyordu. Karıma, “İstersen yarın gidelim, yağmur yağıyor, günümüz rezil olmasın.” dediysem de, karım, “Yağarsa yağsın, biz de bir Hotelde kalır, ertesi gün dolaşırız, hem baş başa kalırız!” dedi ve otomobile atladık yola çıktık. Köyün çıkışında, komşu köy ile bizim köyün ortasından geçen akarsunun köprüsüne gelene kadar, karım, “Keşke Mesutlar da gelseydi…” deyip durdu. Ben de, “Mesuta kendini siktirmeyi kafayı taktın sanırım!” dedim. Karım da, “Onun gibi bir erkeğe siktirmeyi hangi kadın istemez ki! Yoksa kuzeninle sikişmek istiyorum diye çekemedin mi?” dedi. “Saçmalıyorsun karıcığım, çekemeseydim bundan evvel başkasıyla sikişmene izin vermezdim. Beni tek düşündüren mevzu, Mesut istemezse rezil olursun!” dedim. Karım da, “Sen orasını bana vazgeç! İstemesini ben sağlarım!” dedi. Ben de, “Peki nasıl olacak, bizimle gelmiyorlar ki?” dedim. Karım hemen, “Mesutu ara bakalım, nehirdeyse yanına gidelim, ben orda onu baştan çıkarırp kendimi siktiririm!” dedi.

Otomobili kenara sürükleyip Mesutu aradım ve nerede olduğunu sordum. Mesut ta Çipklikte olduğunu ve tek olduğunu söyleyince, hemen geri dönüp nehri takip ederek Çipkilik sınan mevkiye doğru sürdüm. Bu arada da karımla tasarımızı yapmıştık, azıcık sohbet filan ettikten sonra karım Mesuttan kendisine balık yakalamayı öğretmesini isteyecek, ben de buraları yıllardır görmediğimi, onlar balık meblağken çevreyi şöyle bir dolaşmak emeliyle yanlarından uzaklaşıp kuytu bir yerde saklanıp, onları dikizleyecektim…

Sonunda Çipkiliğe varmıştık. Otomobili yolun kenarına park edip, kalan kısmı dere kenarından yürüyerek Mesutun yanına doğru gittik. Yanaşırken Mesutun üzerinde yalnızca kısa bir şort ile dere içerisinde balık yakaladığını görünce, karım bana, “Bütün istediğim gibi! Mesuta hemde akarsunun içinde vereceğim!” dedi. Selam verip yanına vardık ve konuşmaya başladık. Mesut üstünde yalnızca şort olduğu için, “Kusura bakmayın, hafif yağmur yağıyordu, kıyafetlerim ıslanmasın diye bu vaziyetteyim, ama sizin için mahsuru varsa üstümü giyeyim hemen!” dedi. Karım hemen söze girerek, “Ya Mesut yabancımıyız, ne mahsuru olabilir? Hem hiç mi şortlu erkek görmedik sanki, Antalya ’da deniz kenarında halk nerdeyse sikini taşağını sallaya sallaya dolaşacak! Bak neşesine!” dedi. Karımın bu sözü Mesutun üzerinde bir şok tesiri yaratsa da, sonraki konuşmalarına azıcıkta cesaret verdi sanırım, zira cok rahat davranıp lafını esirgemeden konuşmaya başlamıştı ve heralde ben ordan dağılır dağılmaz karımdan evvel Mesut saldırıya geçer diye düşünmeye başlamıştım.

Ben karımla dere kenarında bir ağacın altında oturmuş, Mesut akarsunun içinde, takribî 15-20 dakika lafladıkdan sonra, karım Mesuta, “Ben de balık yakalamak istiyorum, yanına gelsem bana da öğretirmisin?” diye sordu. Mesut ta, “Benim için farketmez, ama suya nasıl gireceksin? İstiyorsan ben kenara geleyim.” dedi. Ama karım, “Yok gelme, ben eteğimi yukarıya sıyırır girerim suya!” dedi ve eteğini diz kapağının bir hayli üstüne sürükleyerek ve o muhteşem bacaklarını ortaya çıkararak girdi akarsuya. Tabi Mesut da kenara kadar gelip karımın elinden tutarak düşmemesini sağlıyordu. Akarsunun ortasına kadar gittiler, fakat karım düşecekmişcesine arasıra Mesutun üryan üstüne sarılıyordu. Bu biçimde balık yakalamaya çalışıyorlar, fakat karımın bir eli nerdeyse Mesutun omuzlarından hiç düşmüyordu. Bir ara karım bana dönerek, Mesuta çaktırmadan elini yumruk yaparak bileğini yukarıya alt salladı, diliyle dudaklarını yaladı. Mesutun ön tarafındaki şişkinliği anlatmak istiyordu bana ve bu vaziyet karımın çok güzeline gitmişti. Mesutun önüne baktığımda, abartmıyorum, Mesutun kalkmış sikinin çok büyük olduğu, kenarda oturduğum 10 metre mesafeden dahi emin oluyordu.

Azıcık daha sohbetderi sonra Mesut kalkık sikinden dolayı artık bana doğru dönemez hale gelmişti. Karım birden suyun içine düştü kesin öğrenerek yaptı Orospu. Mesut hemen karımı sudan kaldırdı. Ama karımın ıslanan giysilerle muhteşem bir görüntüsü vardı, çok ama çok sexy duruyordu. Mesut karıma, “Kenara götüreyim seni, ıslandın hastalanırsın!” dedi. Karım da, “Yok yok, birşey olmaz, balık yakalamak çok zevkliymiş, devam etmek istiyorum!” dedi ve bana dönerek, “Kocacığım üstümdekileri çıkarsam olur mu? Zati plajda, denizde olsaydık sanki Mesutun yanında Bikini ile olmayacakmıydım?” dedi. Ben de, “Tabi tabi, zati Mesut da deniz giysiyi ile!” dedim. Bunun üzerine karım hemen üstündeki ıslak giysilerini çıkararak bana doğru attı ve üstünde çok seksi kırmızı renkli tangası ve sütYeni ile kaldı. Karımın sütYeni ve tangası da ıslandığı için, sertleşmiş göğüsuçları ve amının yarığı, şişkin am dudakları keskin ve sexy bir şekilde emin oluyordu. Bu arada Mesut iyice ablavutlaşmıştı, bir yandan bu manzaraya karşısında gözlerini karımdan alamıyor, bir yandan da hadisenin şokunu atlatmaya çalışıyordu…

Karım ve ben ise çok rahattık. Karım sonunda bana gözüyle ve başıyla gitmem için işareti vermişti. Ben de karıma, “Ya siz balık yakalamanıza ve eğlenmenize devam edin, ben yıllardır buralara gelmiyorum, şöyle çocukluğumun geçtiği yerleri ve efrafı iyice bir gezeyim, iki saate kadar kazancım!” dedim ve Mesuta da gülerek, “Karıma sahip çık Kuzen, onu balıklara yem yapma sakin :” dedim ve yanlarını ufaladım. 20-25 metre uzaklaştıktan sonra çalıların arda saklanıp onları rahatlıkla görebileceğim bir yer buldum ve onları izlemeye başladım. Aralarında konuşmaya başlamışlardı ki, karım hiç süre kaybetmeden birden elini Mesutun sikine attı. Mesut iyice şok olmuştu. Karım ise bir eliyle Mesutun sikini ovuşturuken, öbür eli ile de Mesutun saçlarını okşayarak onu dudaklarından öpmeye başladı. Bu şok Mesutta 2-3 dakika sürdükten sonra, o da karımı belinden yakalayıp iyice kendine sürükleyerek karımın dudaklarını emmeye, göğüslerini ve götünü okşamaya başlamıştı…

5 dakika kadar öpüştükten sonra karım Mesutun önünde eğilerek usulca şortunu alt sıyırdı. Kuzenimin kocaman siki anında yaydan kurtulmuş gibi göbeğine yapıştı. Karım yaşamıştı, o kadar mesafeden bana dahi Mesutun siki 20 cm ’den büyük görünüyordu. Karım büyük yarak hastasıdır, hemen kuzenimin sikine yumuldu ve yalamaya başladı. Sanki bir haftadır yarak görmemenin ve yiyememenin acısını çıkarırcasına yalıyordu, emiyor sanki kemiriyordu. Karım Mesutun yarağını 15 dakika kadar yaladıktan sonra, Mesut karımı omuzlarından tutarak kaldırdı ve kendisi karımın önünde çöktü ve tangasını hafif indirerek bu sefer Mesut büyük bir iştahla karımın amını yalıyordu. O kadar ustalıkla yaladığı emin oluyordu, ki karım kendinden geçmiş, inlemeye başlamıştı. Mesut ta 10 dakikaya yakın karımın amını yaladıkdan sonra, karım onu kaldırıp azıcık öpüştükten sonra, tangasını dizlerine kadar alta sıyırıp Mesutun önüne domaldı. Mesut o kalın ve büyük sikini eline almış karımın amının dudaklarına değdirip sürüklüyordu, karım ise Mesutun sikini biran evvel amına almak için sabırsızlanıp, biran evvel soksun diye kalçalarını arkaya, Mesutun önüne veriyordu…

Mesut sonunda öyle bir süratle karımın amına soktu ki, karımdan çıkan sesi dinleyince iyi ki Çipkilikteyiz diye şükrettim. Çipkilik öyle ıssız bir yer ki, itin can verdiği yer, 40 senede bir iki şahıs anca uğrar, yoksa tutulacağımız kesin olurdu. Neyse, sonunda karım muradına ermişti ve çok sevdiği ve kendisini siktirmek istediği kuzenim Mesutun sikini içini dolaştırıyordu. Mesut da başka bir deyişle ömründe hiç am sikmemiş gibi sikiyordu önünde domalmış karımın üzerine kapaklanarak. Karımın inlemelerinden ve hareketlerinden Orgazm olduğu emin oluyordu, ama yinede sikmeye devam etmesi için ellerini arkaya atmış, Mesutu kendine çekiştiriyordu. Bu sikiş 10 dakika filan sürmüştü, ikisi de birden doğrulunca, ben Mesutun karımın amına boşaldığını sandım. Fakat yanılmışım, karım tangasını tamamen çıkarıp elinde tutarak, ellerini Mesutun omuzuna doladı, sonra bacaklarını da beline dolayarak Mesutun sikini amına yerleştirdi. Artık hem öpüşüyorlar, hemde karımın en çok hoşlandığı pozisyonda sikişiyorlardı…

Bu biçimde Mesut karımı bir 10 dakika kadar daha siktikten sonra, ikisinin de çıkardıkları sesler yükseldi ve aynı anda boşaldılar. Karım çok mutluydu, çok istediği bir adam ile, istediği gibi büyük ve kalın yarak ile ve istediği gibi kucakta sikilmenin verdiği mutlulukla suratı gülüyordu. Sikişmeleri bittiği halde bir cinsli öpüşmeyi vazgeçmedikleri gibi, Mesut ta sikini karımın amından çıkarmıyordu. Bu biçim 5-6 dakika kadar öpüştükten sonra Mesutta bir kıpırdama oldu ve karımı o pozisyonda tekerrür sikmeye başladı. Ve ben inanamıyordum, bu kadar kısa bir vakitte Mesutun siki tekerrür nasıl sertleşip karımı sikmeye başlamıştı. Bunu, başka bir deyişle boşaldıktan sonra amından çıkarmadan ikinci defa sikmeyi, karım ile sikişmelerimizde ben de bazen yapıyordum, ama rahat bir 20 dakikaya yakın karımın amında sikimi kaldırmaya uğraşırdım. Bu stil sikişi karım çok beğenir ve “Bir erkek bir sefer soktu mu amdan çıkmadan iki kere boşalması gerekli!” der dururdu. Mesutla sikişirken bu hadise çok daha kısa bir vakitte olmuş, karım ikinciye ve çok daha sert bir biçimde sikiliyordu…

Mesutun karımı ikinciye sikmesi bu sefer yarım saate yakın sürmüştü ve ben de bu arada saklandığım yerde onları izlerken 31 sürükleyerek iki defa boşalmıştım. Onlar akarsunun içinde, ben saklandığım yerde, hepimiz de çok mutlu olmuştuk. Azıcık daha öpüştüler ve karım tangasını giydi, Mesut da şortunu çekti ve aralarında azıcık mesafe vazgeçerek tekerrür balık yakalamaya devam ettiler. Ben de 10 dakika kadar bekledikten sonra, ıslık çalarak yanlarına doğru yanaştım. Bu sefer Mesut çok daha rahat davranıp konuşuyordu. Onlara selam verip, “Ben yokken karımı balıklara ısırtmadın demi Mesut?” diye takıldım. Mesut da, “Valla balıklar buldu yengem gibi hoş bir kadını, her yerini ısırmak istediler ama ben müsade etmedim